shake 1 Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • shake 1
    f. (shook, --n) 1. sarsmak: The explosion shook my house. Patlama evimi sarstı. The news shook them. Haberler onları sarstı. Nothing can shake her faith. İnancını hiçbir şey sarsamaz. She took him by the shoulders and shook him hard. Onu omuzlarından tutup sert bir şekilde sarstı. 2. (sıvıyı) çalkalamak; (katı maddeleri) sallamak: Shake the contents well. İçindekileri iyice çalkalayın. 3. (başı/yumruğu) sallamak; (memeleri) hoplatmak; (kalçaları) çalkalamak. 4. titremek: She was shaking with anger. Öfkeden tir tir titriyordu. 5. silkelemek: Don´t shake that rug while my window´s open! Pencerem açıkken o halıyı silkeleme! Shake the scorpions out of those boots! O çizmelerdeki akrepleri silkele! 6. serpmek: She was shaking flour onto the heads of the passersby. Geçenlerin başına un serpiyordu. 7. off -den kurtulmak.